Afişler, Yazılamalar, Bildiriler, Anma Toplantıları
Afiş asmak, bildiri dağıtmak ve yazılama yapmak (duvarlara yazı yazmak) 1970’li yıllarda özellikle kentlerdeki politik mücadelelerin en önemli ve etkili araçlarından birisiydi. Hatta tüm sosyalist örgütlerin en fazla kullandığı mücadele/eylem araçlarıydı. Bu eylem biçimlerinin işçi ve emekçi kitleler içinde sınıfsal uyanışa ve geleneğin kitlelerle daha sıkı bağlar kurmasına etkide bulunulacağı düşünülüyordu.
Özel bir karışımla elde edilmiş yapıştırıcı malzeme ile duvarlara afiş yapıştırmak kendi başına bir eylem türüydü. Bu eylem; afişleri yapıştıracak, gözetleme ve gerektiğinde koruma görevi yapacak olanlarla birlikte bir ekip çalışmasıyla gerçekleşirdi. Bu pratik için en uygun zaman olarak gece ve hatta sabaha doğru saatler seçilirdi. Afişlerin asılacağı mekânlar, aynı zamanda doğrudan afişlerin içeriğini de belirliyordu. Fabrika çevreleri ve gecekondu mahalleleri en çok tercih edilen mekânlardı. Bazen afiş asmak için gözde mekânlar da seçilirdi. Bilhassa girilmesi zor olan meydanlar ve caddeler seçilerek afişler yapıştırılıyor ve böylece geleneğin gücü ilgili herkese gösteriliyordu.
Benzer durum duvar yazılamaları için de geçerliydi. Hemen hemen aynı şekilde iş bölümü yapılarak ve aynı saatler seçilerek duvar yazılamaları yapılırdı.
Afişler ve duvar yazıları bir mahallin hangi politik kimliğe ve geleneğe yakın olduğunu gösteren önemli göstergelerden biriydi. Girdiğiniz bir mahalle, kasaba, ilçe, bölgede ilk iz bırakan durum duvarlardaki yazılar ve afişler olurdu. Bu bakımdan afiş ve yazıların sembolik etkisi büyüktü.
Bildiri dağıtmak ise genellikle gün içinde, kalabalıkların bulunduğu zamanlarda ve mekânlarda yapılırdı. Hızlı bir biçimde ve çoğunlukla bildirilerin içeriğine dair kısa bilgilerin sesli olarak duyurularak elden dağıtılmasıyla yapılırdı.
Partizan geleneği bütün bu mücadele biçimlerini etkili biçimde kullanmıştı. Bu yüzden her yerde geleneğin izlerini görmek mümkündü.