Sabri Koçyiğit (S.K:) (1942) ©2017 Onur Vakfı
Görüşen Kişiler: Gülay KAYACAN (G.K:) Özer İNAL (Ö.İ:)
Görüşmeden Yürüyüş ve Mitingler ile ilgili bölüm:
Kaçacak yer yok her taraf asker oradan sandalla Haydarpaşa iskelesine kaçıyorum.
S.K: “Şimdi bu halde bir arkadaşım bana sordu ‘Sen ne zaman solcu oldun?’ Ben ne zaman solcu olduğumu bilmiyorum, tarihini bilmiyorum ama sisteme karşı tüm muhalefetin yanında yer aldım. Mesela 60 iktidarından önce ben gene İstanbul’daydım o zaman üniversite gençliği demokrat parti yönetimine karşı ayaklanmıştı, o üniversite gençliği benim de yaş grubum, tutuyordu o zaman, onlarla Taksim’den Şişli’ye, Şişli’den Taksim’e yaptıkları yürüyüşe katıldım. Mesela o zaman dikkatimi çeken bir konu Taksim’den Şişli’ye giderken Şişli’ye varmadan sağ tarafta Atatürk’ün kaldığı ev var o zamanki üniversite gençliği evin önüne gelince, Atatürk’ün kaldığı evin önüne gelince sloganlarla bayrak çektirdiler. Evin bayrağı indirilmişti zaten bayrak direği var, sloganlarla niye bayrak yok diye oranın yöneticilerine bayrak çektirdiler.
Şişli meydanına gittik gerekli konuşmaları yaptık tekrar Taksim’e dönüyoruz, yürüyüş bitmiyor, Elmadağ’ına geldik sol tarafta bir askeri kışla var o Maçka’da o askeri kışlaya. Asker çıkmış yolu kesmiş etten barikat kurmuş askerler gençliğin Taksim’e gitmesine müsaade etmiyor. O üniversite gençleri askeri dağıttılar, yolu açtılar Taksime kadar yürüdüler. Taksime yürüdükten sonra devreye tanklar girdi dağıtmak için ben de gencim bir şeye aklım ermiyor aval aval cadde de geziyorum. Yaşlı bir amca dedi ‘Sen gençsin seni götürürler, buradan kaybol’ dedi, oradan ayrıldım.
15-16 Haziran büyük işçi yürüyüşüne katıldım Göztepe’den Kadıköy iskelesine kadar. Altıyol’dan iskeleye doğru inerken o zaman Demokrat Parti’nin Kadıköy ilçe binası vardı, o işçiler camları kırarak ilçe binasını tahrip ettiler. Masa sandalye camlardan aşağıya atılıyordu, caddeye o şekilde indik iskeleye. Gene tanklar harekete geçmişti bu Haydarpaşa köprüsüne tanklar dizilmişti, asker bastırıyor biz iskelenin önüne sıkışmışız, kaçacak yer yok her taraf asker oradan sandalla Haydarpaşa iskelesine kaçıyorum yani ben ve başkaları öyle kurtuluyoruz. Yani şöyle özetlemeye çalışayım. Ne zaman solcu olduğumu bilmiyorum ama sisteme muhalefet olan her hareketin, karınca kararınca katkıda bulunmaya çalışıyorum.”
